Salı, Ocak 31, 2012

Gece çok güzel bir olay yaşadım. Aslında gece demeyeyim, sabaha doğru, şafak vakti daha uygun. Tam şafak değil, aman neyse işte. Bilgisayar açık, yok pardon, kalkıp kapatmıştım. David Hykes-eğer bilmiyorsanız bu adamı öğrenin! kesinlikle öğrenin, müziklerini dinleyin!- dinliyordum, en iyisi mp3+kulaklık diye kapatmıştım. Onun müzikleri eşliğinde uyku ile uyanıklık arasındayım. İnanılmaz kafa yapıyor bende. Böylesi müzikler mevcutken neden insanlar uyuşturucu kullanır anlamış değilim. Uçuyor gibisiniz... Ayaklarınız yerden kesiliyor... Neyse işte dediğim gibi bir durumdayken rüya diyemeyeceğim bir an yaşamaya başladım. Önümde çukurlar var.-aklım başımda, neyin ne olduğunun farkındayım- Dipleri görünmüyor, sadece simsiyah. Her birine atlamaya başlıyorum lâkin istediğim hissiyatı bir türlü yakalayamıyorum. Birkaç denemenin ardından elimde olmayan bir etkiyle: ''Allah'ım bu sefer bırak düşeyim, özlediğim bu duyguyu tekrar yaşat.'' diyerek atlıyorum. Ve tam istediğim gibi oluyor, kendimi bırakıyorum, durmaksızın düşüyorum. Mutluluk... Uzun süre sonra mutlu oldum. Biraz daha fazlası var elbet ama bu kadarı kâfi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder