Çarşamba, Nisan 25, 2012

Çaresizlik

Bu ülke batıyor, insanları dağılıyor, gençleri kör veya ağır bir hipnoz altında. Sokakta gördüğünüz çoğu insanın kendi düşünceleri yok. Onların alışkanlıklardan ötürü bir işleri, aileleri var. Sürekli olarak bunlarla ilgili sorunlarla meşguller, yani daha açık olarak bencillikle yetişiyorlar. Bu tek başına bir birey veya aile olabilir. Birileri dünya işleri ile bir ayı nasıl çıkarabileceğini düşünür, birileri ise bu akşam hangi hatunla yatsamda günümü gün etsem diye. Adalet bu mu sorusu geliyor değil mi akla hemen ? Evet, aslında adalet gerçekten bu. Sadece olaylara geniş çerçevede bakmak gerekiyor. Zaman kavramını iyi görmek, adaletin bu olduğu konusunda sizleri ikna edebilir. Bir ara izlediğim bir animede şöyle bir diyalog geçti: ''İnsanların hepsini kurtaramazsın, bu çok eskilerden bir hikâyedir. Peki ya, kurtaramadıklarını nasıl kurtarabilirsin ? İşte bunun bir cevabı yok...'' Güzel bir animedir; Kara no Kyoukai/Günahkârlar Bahçesi/The Garden of Sinners. Kim kimi kurtaracak, kim kimi neden kurtaracak, kurtaracak olanlar önce kendilerini kurtardılar mı ? Who watches the watchmen ¿  Siz siz olun, tamamen kendi düşüncelerinize ait uğraşlarla meşgul olun. Kendinizin farkına varın, neler yapabileceğinizin; TV'den, bilgisayardan-internetten-, telefonlardan uzaklaşın.

İşin kötü yanı ne biliyor musunuz ? Bunların hepsini görüpte; iki-üç satır bir şey yazmak ve birkaç dakika insanlara kendilerinin olmasıyla ilgili bir şeyler anlatmaktan başka elden gelen yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder