Cuma, Haziran 22, 2012

Dayatma

   Bir dayatma örneği daha vermek istiyorum. Şimdi ben kendi ilkokul, ortaokul yıllarımdan biliyorum; o vakitler kadınlarda dar pantolon diye bir şey yoktu, sonra öyle mini şortlar falan yoktu. Çünkü bu ülke biraz daha dinine düşkündü. Sonra ne oldu ? Milletin uçkurunu da başkaları düşündüğü için kadınlar arasında böyle bir dar pantolon modası başlattılar. O, ondan gördü, bu da ondan gördü ve türediler böylece. Şimdi sokakta bakıyorum, bu bahsettiğim 14-15 yaşlarında ellerinde telefonla sevgilileri ile yazışanlar varya, işte onlar mini şortlarla ve hatta göbeklerini gösteren, yarı açık tişörtlerle rahat rahat takılıyorlar. Gerek kendi aralarında, gerek ailelerinin(!) yanında. Sosyal ağ özelliği ile arkadaşlarıyla paylaşıyorlar.

   Banane değil mi aslında ? Yani milletin nasıl giyindiği bana mı kalmış ? Ne isterse yapar, özgür irade. Banane yani; ama yok, öyle değil işte. Özgür irade, bir yanlışa şahitlik ettiğin anda biten bir olgudur. Arkadaşın yanlış yapar, özgür iradesiyle lâkin sen bunun kötü bir davranış olduğunu bilirsin ve kendince uyarmak zorunda kalırsın. Bu sefer ne olmuş oldu ? Özgür iradesiyle yanlış yapan arkadaşın, senin uyarınla davranışındaki veya görüşündeki yanlışlığı değiştirdi. Neyse işte, kendi arkadaş çevremde de var bu tarz insanlar, elimden geldiğince anlayabilecekleri şekilde uyarıyorum. Hele ki kimisi çok kötü durumlara maruz kalmıştı ve ondan sonra uyarılara kulak asmaya başladı. Bu devirdeki özgür iradeyle seçim yapma durumu tam bir fiyaskodur arkadaşlar. Aklınızı çeler. Özgür irade başlığı altında millete (genç, orta, yaşlı) bir sürü yanlış dayatmalar yapılıyor. Yanlışı yapıyoruz, sonra aman efendim özgür irademle yaptım, bana karışmayın ben böyle öğreneceğim hayatı. Bu insanlar gerçekten bazen çekilmez oluyorlar. Sen uyarırsın adamı ama o yine bildiğini okur, zaten sonrada başına gelmeyen kalmaz. Yukarıdaki örnek gibi sonradan anlar, içinden çıkılamayacak durumlara geldiği vakitlerde. Artık, yanlış olan şeyler insanlara normal geliyor. Toplu hipnoz. Hipnoza girmek için illa saati sağa sola takip etmek gerekmiyor. Einstein demiş ya: ''Üçüncü dünya savaşının nelerle yapılacağını bilmiyorum ama dördüncüsünün taş ve sopalarla olacağını temin edebilirim.'' diye, bu üçüncü dünya savaşı psikolojik olarak zaten yıllardır yapılıyor. Denizaltları, tanklar, silahlar, hovercraftlarla-daha uçmayayım-vesaire yapılacak olanlar sadece göz boyama olacak, dünya nüfusunu azaltma olacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder